Acıyı önlemek için 3 neden

Acıyı önlemek için 3 neden
Evli olmadığınız halde evlenmek istediğinizde acı olmak çok kolaydır.

İsa'nın takipçileri itaatin nasıl kutsama getirdiğini duyuyorlar ve Tanrı'nın sizi neden bir eş ile kutsamayacağını merak ediyorsunuz. En iyi şekilde Tanrı'ya itaat et, doğru kişiyle tanışmak için dua et, ama olmadı.

Arkadaşların veya akrabalarının mutlu evlilikleri ve çocukları olduğunda daha da zorlaşır. "Neden ben değil, Tanrı? Neden sahip olduklarına sahip olamıyorum? "

Uzun süreli hayal kırıklığı öfkeye yol açabilir ve öfke acılığa dönüşebilir. Çoğu zaman kırgın bir tutum içinde olduğunuzu bile fark etmiyorsunuz. Eğer başına geldiyse, işte bu tuzaktan kurtulmak için üç iyi neden.

Acılık Tanrı ile ilişkinize zarar verir

Acılık sizi Tanrı ile çelişkili bir ilişkiye sokabilir, evli olmadığı için onu suçluyorsun ve bir sebepten dolayı seni cezalandırdığını düşünüyorsun. Bu kesinlikle yanlıştır, çünkü Kutsal Yazılar Tanrı'nın sadece size çok büyük bir aşık olmadığını, aynı zamanda sevgisinin sürekli ve koşulsuz olduğunu söylüyor.

Tanrı size yardım etmek istiyor, kendinize zarar vermeyin: “Korkma, çünkü ben seninleyim; cesaretiniz kırılmasın çünkü ben sizin Tanrınızım, sizi güçlendireceğim ve size yardım edeceğim; Seni sağ elimle destekleyeceğim ". (İşaya 41:10 NIV)

İsa Mesih ile samimi ve kişisel ilişkiniz, işler ters gittiğinde gücünüzün kaynağıdır. Acılık umudu unutur. Acılık, dikkatinizi Tanrı'ya değil, probleminize yönlendirir.

Acılık sizi diğer insanlardan uzaklaştırır

Evlenmek istiyorsanız, acı bir tutum potansiyel bir eşi korkutabilir. Bunu düşün. Kim kötü ve alaycı bir insanla ilgilenmek ister? Bu niteliklere sahip bir eş istemezdiniz, değil mi?

Acınız yanlışlıkla ailenizi ve arkadaşlarınızı cezalandırır. Sonunda, inceliğinizin etrafında sessizce yürümekten yorulurlar ve sizi yalnız bırakırlar. O zaman hiç olmadığı kadar yalnız kalacaksın.

Tanrı gibi sizi de severler ve yardım etmek isterler. Senin için en iyisini istiyorlar, ama acı onları uzaklaştırıyor. Suçlama değil. Onlar sizin düşmanınız değil. Gerçek düşmanınız, size acı olma hakkına sahip olduğunuzu söyleyen Şeytan'dır. Cesaret kırıcılık ve acılık Tanrı'dan kurtulmanın en sevdiği yollardan ikisi.

Acılık sizi en iyi kendinizden uzaklaştırır

Sen negatif bir insan değilsin, sert. İnsanlara saldırmazsınız, inersiniz ve hayatta iyi bir şey görmeyi reddedersiniz. Bu sen değilsin, ama en iyi benliğinden sapmışsın. Yanlış yola girdiniz.

Yanlış yolda olmanın yanı sıra, ayakkabınızda keskin bir çakıl taşı var, ancak durdurmak ve çıkarmak için çok inatçısınız. Bu çakıl taşını sallamak ve doğru yola geri dönmek sizin tarafınızdan bilinçli bir karar alır. Acılılığınızı sonlandırabilecek tek kişi sizsiniz, ancak bunu yapmayı seçmelisiniz.

Acılıktan kurtulmak için 3 adım
Tanrı'ya gidip adaletinizden sorumlu olmasını isteyerek ilk adımı atın. Yaralandın ve adalet istiyorsun, ama bu onun işi, senin değil. Her şeyi doğru yapan O'dur. Bu sorumluluğu ona geri verdiğinizde, sırtınızdan ağır bir yük geldiğini hissedeceksiniz.

Sahip olduğunuz tüm iyi şeyler için Tanrı'ya teşekkür ederek ikinci adımı atın. Negatif yerine pozitif üzerine odaklanarak, yavaş yavaş hayatınıza dönen sevinci bulacaksınız. Acılılığın bir seçim olduğunu anladığınızda, onu reddetmeyi ve bunun yerine barış ve memnuniyeti seçmeyi öğreneceksiniz.

Eğlenirken ve diğer insanları severek son adımı atın. Sevgi dolu ve neşeli bir insandan daha çekici bir şey yoktur. Hayatınızın bu vurgusunu yaptığınızda, ne iyi şeylerin olabileceğini kim bilebilir?