Günün bağlılığı: azim egzersizi

Başlamak kolaydır. Eğer yeni başlamak aziz olmak için yeterli olsaydı, hiç kimse Cennetten dışlanmazdı. Kim yaşamın bazı koşullarında bir an bile şevk hissetmez ki? Kim bazen aziz olmaya başlamaz ki? Kim dua etmeye başlamaz? Kim adanmışlık uygulamalarını önermez? Kim itirafçıya gerçek, samimi bir dönüşüm vaat etmez? Siz de lütuf anlarınızı, verdiğiniz sözleri hatırlıyorsunuz. Peki bunları gerçekleştirirken sadakatiniz neydi?

Sabretmek zordur. Kaç yıl, daha doğrusu kaç gün erdemde, dindarlıkta, vaatlerde ısrar ettik? Heyecan ne kadar çabuk geçiyor! Tutarsızlık onun özel kusurlarından biri değil mi? Azmin üç engeli veya düşmanı vardır; 1° Her şeyi tüketen zaman; ama her gün başlayarak kazanırsınız. 2° Şeytan, ama onun düşmanınız olduğunu bile bile onunla savaşırsınız. 3° Tembellik sizde var ama siz kaçmak için cehennemi, kazanmak için cenneti düşünüyorsunuz.

Yalnızca azim ödüllendirilecektir. İsa şöyle dedi: Başlayan değil, sebat eden kurtulacaktır. Elini sabana koyup arkasına bakan kimse Cennete layık değildir. Bu dili anlıyor musun? 50 yıl boyunca güzelce yürüyüp sonra kaybolmanın ne anlamı var? Yüz kere başlayıp sonra kurtarılmamanın ne anlamı var? Kendinizi istikrarlı tutmak için her yolu kullanın; Aziz Augustine'in, azmin yalnızca sürekli dua ederek elde edenlere verildiğini söyleyen sözünü hatırlayın. Dikkat ve dua.

PRATİK. — Üç Baba, azmi için İsa'ya.