Bugün, bugünün İncil'indeki İsa'nın sözleri üzerine düşünün

Bir cüzzamlı İsa'ya geldi ve diz çökerek ona dua etti ve dedi ki, "Dilersen beni temizleyebilirsin." Merhametle hareket etti, elini uzattı, ona dokundu ve ona şöyle dedi: “Ben istiyorum. Arın. "Mark 1: 40–41"Yapacağım." Bu dört küçük kelime derinlemesine incelemeye ve derinlemesine düşünmeye değer. İlk başta bu kelimeleri hızlı okuyup derinliklerini ve anlamlarını kaybedebiliriz. İsa'nın istediği şeye atlayabilir ve Kendi iradesinin gerçeğini kaybedebiliriz. Ancak iradesi önemli. Elbette istediği de önemli. Bir cüzzamlıya davrandığı gerçeğinin önemi ve önemi büyüktür. Bize doğa üzerindeki otoritesini kesinlikle gösterir. Yüce gücünü gösterir. İsa'nın cüzzamla benzeşen tüm yaraları iyileştirebileceğini gösterir. Ama şu dört kelimeyi kaçırmayın: "Yapacağım". Her şeyden önce, "Yaparım" iki kelime ayinlerimizde farklı zamanlarda kullanılan kutsal kelimelerdir ve inanç ve bağlılığı ifade etmek için kullanılır. Evliliklerde çözülmez bir ruhsal birlik oluşturmak için kullanılırlar, vaftizlerde ve diğer kutsal törenlerde inancımızı alenen yenilemek için kullanılırlar ve aynı zamanda rahiplerin kutsal vaatlerini yerine getirirken tören törenlerinde de kullanılırlar. "Yapıyorum" demek, "eylem kelimeleri" diyebileceğimiz şeydir. Bunlar aynı zamanda bir eylem, bir seçim, bir taahhüt, bir karar olan sözlerdir. Bunlar, kim olduğumuzu ve ne olmayı seçtiğimizi etkileyen kelimelerdir.

İsa ayrıca “… yapacak” diye de ekler. Öyleyse, İsa burada sadece kişisel bir seçim yapmak ya da yaşamına ve inançlarına kişisel bir bağlılık yapmak değil; onun sözleri etkili olan ve bir başkası için fark yaratan bir eylemdir. O'nun bir şeyi istediği ve sonra bu iradeyi sözleriyle harekete geçirdiği basit gerçeği, bir şeyin olduğu anlamına gelir. Bir şey değişti. Bir Tanrı işi yapıldı.

Bu sözlerle oturup hayatımızda ne tür bir anlam taşıdıklarını düşünmek bizim için büyük fayda sağlayacaktır. İsa bize bu sözleri söylediğinde ne istiyor? İfade ettiği "o" nedir? Kesinlikle yaşamlarımız için belirli bir iradeye sahiptir ve bu sözleri dinlemeye istekliysek, hayatlarımızda onu eyleme geçirmeye kesinlikle isteklidir. Bu Müjde pasajında, cüzzam tamamen İsa'nın sözlerine yatmıştı ve tam bir güven ve tam teslimiyet işareti olarak İsa'nın önünde dizlerinin üzerine çökmüştü. O, İsa'yı hayatında harekete geçirmeye hazırdı ve bu açıklık, her şeyden çok, İsa'nın bu eylem sözlerini çağrıştırıyor: Cüzzam zayıflıklarımızın ve günahımızın açık bir işaretidir. Düşmüş insan doğamızın ve zayıflığımızın açık bir işaretidir. Kendimizi iyileştiremeyeceğimizin açık bir işaretidir. İlahi Şifacıya ihtiyacımız olduğunun açık bir işaretidir. Tüm bu gerçekleri ve gerçekleri tanıdığımızda, tıpkı bu cüzzamlı gibi, dizlerimiz üzerinde İsa'ya dönüp hayatımızdaki eylemi için yalvarabiliriz. Bugün İsa'nın sözleri üzerinde düşünün ve O'nun size söylediklerini dinleyin. İsa bunu istiyor. Yapmak? Ve yaparsanız, O'na dönüp harekete geçmesini istemeye hazır mısınız? O'nun iradesini istemeye ve almaya istekli misiniz? Namaz: Tanrım, onu istiyorum. Onu istiyorum. Hayatımdaki ilahi iradenizi tanıyorum. Ama bazen iradem zayıf ve yetersiz. Senin iyileştirici gücünle tanışabilmem için her gün İlahi Şifacı olan Sana ulaşma kararlılığımı derinleştirmeme yardım et. İradenin hayatım için içerdiği her şeye açık olmama yardım et. Hayatımda eylemini kabul etmeye hazır ve istekli olmama yardım et. Tanrım, sana güveniyorum.